14 Mayıs 2013 Salı

Evet dün akşam bana bu aşağıda ki soruları sordu Yağmur...Muhakkak ki arkadaşlarından duymuş olacak çünkü bana örnek vererek anlatıyor;
 "Şimdi mesela bir arkadaşın sana çok kızdı ve sana cehennemin dibine git dedi" dedi...
yani açıklaması zor, ben yine biraz durdum dedim belki unutur da sormaz, sonra karşıma geçip tekrar sordu "hı anne cehenne ne demek?" eh cevaplamak farz oldu. Bu arada evet cehenne yani cehennem değil:) 
Dedim ki "Yağmur insanlar öldükten sonra gideceklerine inandıkları yerin adıymış"  bunu bir yerden okumuştum hemencecik aklıma geliverdi. hangi akla hizmet ki daha olayı karıştırırım  "ama bir de cennet var" bunu şunu düşünerek söyledim yani cehennem kötü bir duygu yaratmış onda belli ki yani o yüzden cenneti de söyledim aynı şekilde ve ben yine abarttım belki ama ve dedim ki "cehennem kötü insanların gidecekleri yer ama cennet iyi insanların gidecekleri yer"??...o zaman da bana şunu sordu "anne peki senin deden cehenneme mi gitti cennete mi?" bende "tabi ki cennete gitti çünkü dedem iyi bir insandı ve biz hepimiz iyi insanlarız sen içini rahat tut.."

Yani tüm bunları anlattım, görünüşe göre bir endişesi kalmamış gibi yağmurun ama bu sabah annemle konuştum da anlatınca bu durumu "deseydin ya dedi" " cehennem yerin altı, insanlar kızdıkları zaman böyle söylerler" diye...yani benim anlattıklarımdan daha mantıklıcaydı sanki en azından 7 yaşında ki bir çocuk için ...
Hal böyle olunca ben yine neden bu kadar ayrıntıcı olduğumu tekrar tekrar düşünür oldum. 

Gerçi bilmiyorum hangisi doğruydu?

(Bu arada şeklen çok komiğiz, aylin emiyor ve ben yazıyorum....)

Neyse...Geçen hafta sonu anneler gününü kutladık,  dolayısıyla çatalcaya gittik, havanın da çok güzel oluşu keyfimize keyf kattı. sabah güzel bir kahvaltının ardından hediyeleşme faslı başladı, en sevdiğim an:) Benim hediyem telefondu:) süper akıllı bir telefonum oldu:) bense anneme bir gömlek ve bir bluz aldım çok beğendi...Rifi annesine yumurta pişirici, şafaksa çiçek almış. Ebru anneme kahve makinesi, fevzi de ayakkabı almış:) hasılat bu şekildeydi, anne olmak güzel şey:)

Geçen hafta Yağmuru dişçiye götürdüm, zaten çok içime sinen güvendiğim bir ortodonti uzmanıydı, gidince bizi de çok iyi karşıladı, bu çok önemli zira benim çocuğumla birebir ilgilenecek kişi! 
Zaten bakar bakmaz anlaşıldığı üzere yağmurda çene daralması olduğunu ve alt çenenin biraz ileride olduğunu söyledi, yapılacak tedaviyi anlattı bize, öncelikle alt ve üst damağa hareketli aparey takılacak, toplamda çene genişletme tedavimiz 8 ay sürecek, haftalık olarak gidilecek ve çene ölçümleri takip edilerek "mm" anlamda ilerleme kaydedeceğiz. sonrasında zaten bu tedavi yapılınca ileride dişlerde çarpıklaşmanın büyük ihtimalle karşımıza çıkmayacağını belirtti doktor. eğer olursa zaten 11 yaşından sonra tel takma işlemi yapılacak.
ilk 8 aydan sonra headgear takma işlemimiz olacak ki bu beni en çok tedirgin eden ve üzen şey bu, çünkü bunu da belli bir süre takacak ve okula gidip gelirken sıkıntı yaşamasından korkuyorum duygusal anlamda:( yine de iyi tarafını düşündüğümde kızım küçük yaşta bu tedaviyi olacak, en azından ergenliğe girmeden tedavisi bitmiş olacak, kendimi bu yönde teselli edip Allah'ıma şükrediyorum tek derdimizin bu olması yönünde.
Yağmuru 11 yaşına kadar Doktoru takip edecek, 11 yaşına kadar yapılacak tüm müdahaleler başlamış olduğumuz tedavinin dahilinde olacak. işin maddi boyutuna gelecek olursak 4000 tl ödeyeceğiz şimdiki apareyler  ve ilerdeki headgear için...Bu hafta sonu diş çekimi var 2 tane ikisini de aynı gün çeker mi bilmiyorum ama geçen aylarda yaptırmış olduğumuz dolguların çoğu düşmüş, 20 dakikada 3 dolgu yapışından belliydi kadının, evet devlet sağolsun yardımcı oluyor ama işte yaptığı dolgu 1 ay gidiyor , onunda yardımı o kadar, sonra bir söz daha ucuz etin yahnisi! hoş bizimki ucuz değil bedavaydı o yüzden yahniden bozmaca bir şey oldu bizimkisi.

İşte böyle..

Yağmur şimdi içeride annesinin akıllı telefonuyla oynuyor, ama süresi bitti, aylinde uykuya daldı...benimde gitme zamanım geldi içeriye. Kitaplarım gelmedi hala...:(

4 yorum:

  1. bu dişe takılacak aparatlar konusunda rahat ol pelincim. bende bunları bire bir yaşayan bir anne olarak biliyorum. bir kere senin düşündüğünün tam tersi oluyor.çünki çocuklar bu diş teli gözlük vs konusunda pek bi hevesli oluyolar. çoğu kendilerinde de olsun hevesi içinde oluyolar.Kü'nün bi arkadaşı vardı(sevgili başak. ki şu anda diş hekimi) kübraya hep diş teli takabilmek için neler yapılması gerektiğini sorardı. kübrada başağa gözlük takmak için neler yapılması gerektiğini. yani kısacası çok sorun olmaz endişelenme. haaa bu arada kübra başağa çiğ patates yemesini önermiş. başak da kübraya televizyonu çok yakından izlemesini. Çocuklar böyle işte, her anları bizim düşündüğümüzden çok daha rahat ve renkli. haydi dertlenme artık. bırak su aksın yolunu kendi bulsun. önceden endişelenmek hiç bir şeyi düzeltmediği gibi tam tersi, kötü şeyleri yanımıza çağırıyo.endişe konusunda 5 yıldız bir annenin yıllar sonraki itirafıdır. öpüyorum bebem.

    YanıtlaSil
  2. tam olarak bizim konumuz değil ama, okumakta fayda var. bi göz at istersen. ben araştırmaya devam ediyorum.

    http://blogcuanne.com/2009/12/04/cocuklara-olumu-nasil-anlatmali/

    YanıtlaSil
  3. pelincim çıtır çıtır felsefe -yaşam ve ölüm kitabına baktınmı ? orda bu konuyla ilgili bir şeyden bahsediyormu acaba ? ayyyy yoksa o kitap yokmu ? inşallah vardır yaa.

    YanıtlaSil
  4. bu arada akıllı telefonunu güle güle kullan bebeğim. desene bir ben kaldım akılsız telefonumla başbaşa. ama dikkat edin telefonlar akıllanırken insanlar akılsızlaşıyo. aman deyim.
    neyse canikom seneye bana alacakmış.canımın içi çok bayılıyorum ben kıza.haydi yine yeniden öptüümm. artık uyuma zamanıdır.

    YanıtlaSil

  Günlük hayatın diliyle bile bazen yazıldığında geriye dönüldüğünde ne çok şey anlatıyor şu satırlar. Aklımızda kalır sanıyoruz, hiç unutul...