24 Aralık 2009 Perşembe

Bir zamanlar ben...
Saçları hep kısa,
Kulağında hep boncuk küpeli,
Tombik,
Masum,
Kırılgan,
Sessiz,
İçine kapanık,
Babasından çikolata istemeyip leblebi isteyen,
Anneannesinin, teyzesinin kuzusu,
Hayal dünyası çok gelişmiş,
Evcilik oynamayı çok seven,
Un çorbasını seven,
Anneannesinin çiğ yumurtalar yedirdiği,
Geceleri yine annesinin yumurta sarılı süt içirdiği,
Kan yapsın diye yapılan şurupları çiçek dibine döken,
Anneannesinin evinde hep resimlerini arayan,
Oyuncakları olsun diye bekleyen,
Bir bebek ve bez parçasıyla saatlerce bir odada zaman geçiren,
Ve bi dünya şey yazılır bana ait....ama ne kadar yazılırsa yazılsın hep içinde kalır Pelin'in dünyası....



2 yorum:

  1. aaaa.. bu foto....Nerelere hangi yıllara gittim,hangi duygu sellerine kapıldım bilemezsin Pe..pel..pelin..pelinim..
    güzeller güzeli kabak kızım, sessiz, duygulu,içli canım kızım.
    itiraf ediyorum "ben senin annenim"
    sadece doğurmadım. işte o duyguyla bakıyorum gözlerinin içine, hiç kıyamadığımsın. Sen nasıl canikoma bakarken için titriyorsa, işte öyle..

    YanıtlaSil
  2. Sevgili perim, sende benim hayat perimsin işte sana benzediğim için kimi yanlarımla çok gurur duyuyorum iyi ki varsın seni çok seviyorum!

    YanıtlaSil

  Günlük hayatın diliyle bile bazen yazıldığında geriye dönüldüğünde ne çok şey anlatıyor şu satırlar. Aklımızda kalır sanıyoruz, hiç unutul...