25 Kasım 2011 Cuma

Yağmur Aksanatta modern dansa gitmeye başladı, geçen hafta ilk dersimizi aldık, Baleye bu sene gönderemedik yağmuru, ama dans öğretmeni beni rahatlattı, bale için aslında bildiğimiz hep 3 ya da 5 yaşında başlamalı diye bir kanı vardır ya aslında yokmuş böyle bir şey, kendi öğretmeni 9 yaşında başlamış baleye, ve eğer bir çocuğun içinde varsa bu yetenek -ki bu doğuştan olan bir yetenekmiş- 12 yaşında da başlasa çıkarmış ortaya ve geliştirilebilirmiş, ama eğer yoksa baleye yeteneği 3 yaşında da başlasa bir yere kadar devam edebilirmiş vücudu...o yüzden rahatız, öğretmeni de vücudunun esneklik kazanması için modern dansta temel dans tekniklerini öğrenirse baleye de çok rahat geçiş yapabileceğini söyledi, ama tabi yağmurun buna yeteneği varsa:) İşte bu yüzden Biz artık her cumartesi saat 11 le 12 arası Aksanatta derste oluyoruz, yağmurum dans ederken onu izleyemiyorum malesef, oranın kafeterya da oturup gazete okuyorum, okumaktan sıkılınca da gelen giden insanları izleyip düşünüyorum...

Dün Eminönüne gittik annemle eksik kalan şeylerimizi almaya, çoğunu hallettik sayılır ama üzerimden dünün yorgunluğunu atamadım hala, dedim ki ben bugün erken doğurmazsam daha da bir şey olmaz bana:) olmadı nitekim, balık koşturuyor içeride hala, benimde içim gidiyor o oynadıkça, yani yazmışmıydım daha önce hatırlamıyorum ama insan gerçekten bir kez anne olup ikinci kez bunu tekrar yaşamaya başlayınca daha bir keyifli oluyor , çünkü biliyorsun ya anne olmanın verdiği keyfi, mutluluğu, hani biliyorsun ya hiç bir şey sana çocukların kadar mutluluk veremez....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

  Günlük hayatın diliyle bile bazen yazıldığında geriye dönüldüğünde ne çok şey anlatıyor şu satırlar. Aklımızda kalır sanıyoruz, hiç unutul...