15 Aralık 2011 Perşembe

Bazen insanlar korkusuzca olabiliyorlar, nasıl bir yaklaşım aslında düşününce daha çok korkuyorum bu dünyadan, beyinleri yıkanmış çocuklardan bahsediyorum, beyinleri yıkanıp korkusuzca bizlere yanaşan insanlar bunlar ve bence teröristten farkları yok, bizlere korku salarak, düşüncelerimizi eze eze bize doğru gelen insan yığını bunlar...Allahı'm korusun çocuklarımızı bizleri bu insanlardan...

Neyse, hayatta korkulacak kaçılacak o kadar yan var ki aslında bazen biz insanlar çıldırmış olmalıyız diyorum...

Fazla yazamıyorum, yorgunum, yoruluyorum, son haftalara girince üzerime o hamileliğin hani hep sordukları" ağırlaştın mı" durumu çöktü, evet diye diye ağırlaştırdılar beni, tosbağa gibi oldum, popom şişti, göbeğim benden yarım mt ilerde geziyorum...artık otururken, yatarken rahat edemiyorum, sürekli batıyor her şey, uykularım uyku değil, zaten zor uykuya dalarım bir de üzerine gecede 5 kez tuvalete kalkma durumu olunca bütün bunların üzerine bir de yağmurun bana benzer hallerde gecede 3 kezde onun uyanıp susaması, tuvaleti, canının sıkılması...gece söyleniyorum ona "yaşlı kokonolar gibi kalkıyorsun" diye ama sanki ben ondan farksızım...az kaldı ama ben yine de düşününce 4,5 haftamın daha böyle geçeceğini yaşayan bilir hesabıyla rahatsızım....

Yağmur, güzel minik burunlu kızım benim, keşke dünyaya senin gibi bakabilseydim, bilmem ki bazen sana bakınca ağlayasım geliyor benim, deli miyim belki delilik yapıyorum evet, her şey iyi giderken ne diye ağlar ki insan? ama o kadar safsın o kadar temizsin ki, o kadar uzaksın ki kötülükten, o kadar anlamsız ki bakışların kötülüğe karşı, senin dünyan da tıpkı senin gibi küçük işte, burnun gibi, ağzın gibi, gözlerin gibi...o küçük dünyada tıpkı ağzına attığın bir şeker tadında her şey....dilerim hep öyle olsun minnacık kızım benim...sen minnacıksın ya kardeşinde minnacık işte karnımda, akşam sana masal okurken ellerini koyduk karnıma, kardeşin dolanıp duruyordu karnımın içinde, o kadar hissediyorsun ki onu gözlerin sevinçten çakmak çakmak oluyor...Seni çok seviyorum, sizi her şeyden çok seviyorum...

Deli anne birazdan seni almaya gelecek, ummazdım 9. ayımın içindeyken de o yokuşu tırmanıp seni alabileceğimi...ama olmaz dediğin çok şey gibi bu da oldu işte...:)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

  Günlük hayatın diliyle bile bazen yazıldığında geriye dönüldüğünde ne çok şey anlatıyor şu satırlar. Aklımızda kalır sanıyoruz, hiç unutul...