10 Ekim 2012 Çarşamba

Yağmurumu okula gönderdim.

Hani yağmur her okula gittiğinde okulun kapısında bana başlıyor ya söylenmeye "anne ben seni çok seviyorum, seni çok özlüyorum" lara... hani ben de " ama sen alışkınsın yağmurum, bak kreşe de gidiyordun" gibi anneci laflar etmeye...aslında işin iç yüzüne bakınca ben de ondan farksız değilim, Yağmur her sıraya girişinde dualar etmeye başlıyorum, Yağmur her andımızı okurken onun dudaklarının nasıl da kıpırdadığını izliyorum ve Yağmur her gün sırayla okula girişinde kafasında takılan minik tokalarına bakıp onun yürüyüşünü seyrederken hep gözlerim dolu doluveriyor...Bugünde aynı şekilde, her şey aynıydı, bir tek o sınıf sırasında kalabalık bir sürü ayak arasında yağmurumun ayaklarını görene kadar...miniciktiler, ayaklarında o çok sevdiği babetleri, gri çorabı, ve kımıl kımıl kımıldayan ayakları...
Tuhaf dersiniz belki...bunda belki ağlanacak hiç bir şey yok...ama ben çok ağladım bu görüntüye....

Çok manyak bir anne olduğuma karar verdim...:(
Çünkü normal olsam ağlayacak şeylerden çok gülünecek şeyler bulurdum kendime:(

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

  Günlük hayatın diliyle bile bazen yazıldığında geriye dönüldüğünde ne çok şey anlatıyor şu satırlar. Aklımızda kalır sanıyoruz, hiç unutul...