23 Kasım 2010 Salı

Yağmur artık 9 da uyuyacak...bende 9 a kadar hiç bir işle ilgilenmeyip, yemek dışında, yağmurla ilgileneceğim...çünkü 10 da uyuduğunda ki biz akşam 9,30 ta uyku hazırlıklarına başlıyoruz 10 u buluyor uyuması yani 10 da uyuduğunda uykusunu alamıyor...böyle sabahları beni üzüyor "uykum var, canım sıkılıyor, bi uyutmadınız" diye söylenip duruyor...artık büyüyor ya bugüne kadar kendi kararları da oldu ya bilmiyorum başımda pireler dönüyor sürekli ne yapıcam diye...büyüdükçe daha çok şey biliyor, daha çok şey soruyor, geçen gün marketteyiz bana OK paketini getirmiş "anne bu ne" diye bende hazırlıksız yakalandım tabi "o büyüklerin kullandığı bir şey " dedim haliyle çok ta açık bir cevap olmadı yağmur için "sende büyüksün anne ama" dedi bana..evet bende büyüğüm ve onun ne işe yaradığını biliyor olmam gerek yağmura göre...ama bunu anlatamadım yağmura bilemedim nasıl söyleyeceğimi derken ilgisini başka yöne çektim...Yine böyle marketteyiz aynı gün, babasının horladığını bildiği için yanıma geldi "anne babam horluyor ya ona şey alalım mı hani yapıştırıyorsun ya burnuna" "e hadi hangisiymiş o?" dedim getirdi bana şu reklamlarda burnuna yapıştırılan o şeyi:) yani gidipte buldu ya onu reyondan ona şaşıp kaldım...neyse ki orkidi biliyor ama, tabi onu da anneler altlarına çiş kaçırmasın diye takıyorlar diye biliyor da çok sormuyor...ah bu reklamlar, televizyon...çok şey öğretiyor iyisiyle kötüsüyle.. benim zamanımda daha orkid bile yoktu ya da biz alamıyorduk yani bilmezdim vallahi ki nerde kaldı OK...
4 yaşında bunları sorar oluyor ya bu çocuk işte o yüzden düşünüyorum, 4 yaşında bu kadar çok laf yetiştiriyor ya bana hani her şeyi bilerek ve haklı olarak karşı geliyor ya bana işte bunun içinde geleceği düşünüyorum...
Yarın öğretmenler günü akşam evde incik boncuk açıp öğretmenlerine bir şey yapacağız kendisi istedi bir de çiçek alacakmışız..akşama enerji toplamam gerek çünkü bugün çok zamandır yapamadığım temizlik işini yapıp bu sayfayı kapatacağım...dün bütün perdeler yıkandı takıldı, banyo dolapları temizlendi , banyo fayanslarını çitiledim..yatak odasının köşe tavanı sararmış rutubetten onu sildim, akşam ütü yaptım bayağı bir ortalık toparlandı bugünde silme süpürme işi var, apartmanın ayaklanmasını bekliyorum ses çıkarmak için.
A bir de yarın pasta kursuna başlıyorum tekrar, Coccolatta hemde garanti emekliliğin indirimi de var bana süper oldu aslında her halukarda yine pahalı ama meğersem normal yaş pasta pandispanyası ile şeker hamurlu pastanın pandispanyası ayrıymış..bunu dün öğrendim bilmiyordum çok ilginç..yoksa ben aynı hamurla yapacaktım şeker hamurlu pastayı pastada yenmeden çökecekti demekki..neyse az biraz öğrenelim sonra ara ara diğer kurslarına da katılacağım ..çok uzun sürmüyor zaten 2 haftada bitecek sanırım haftada 2 gün, günde 4,5 saatlik bir kurs ama bu kurs diğer kurstan çok daha güzel. butik pastacılık alanında çok gelişmiş.çok sevinçliyim artık pastalar benden:) tek derdim yerin karşıda olması Kızıltoprakta ben nereden bileyim kızıltoprağı:( neyse bulacağız bakalım.
Şimdi sabah kahvesi zamanı, içmesem olmaz.


Kitaplığımın resmini koyayım bari, seneler geçince bu kitaplık kalacak mı acaba şimdiki gibi, yoksa yakıp yıkacakmıyız, ya da ardımızdan kaybolup gidecekmi her şey...asıl biz kalacakmıyız şimdiki gibi her şey değişecek bizde değişeceğiz... kimbilir daha ne kırıklıklar yaşayacağız, yüzümüzün aksini göremeyeceğiz şimdiki gibi aynalarda, şiiri gibi "gençlikte geceler gibi eskidendi..."



Hani erken inerdi karanlık,
Hani yağmur yağardı inceden,
Hani okuldan, işten dönerken,
Işıklar yanardı evlerde,
Eskidendi, çok eskiden.

Hani ay herkese gülümserken,
Mevsimler kimseyi dinlemezken...
Hani çocuklar gibi zaman nedir bilmezken,
Eskidendi, çok eskiden.

Hani hepimiz arkadaşken,
Hani oyunlar tükenmemişken,
Henüz kimse bize ihanet etmemiş,
Biz kimseyi aldatmamışken,
Eskidendi, çok eskiden.

Hani şarkılar bizi bu kadar incitmezken,
Hani körkütük sarhoşken gençliğimizden,
Daha biz kimseye küsmemiş,
Daha kimse ölmemişken,
Eskidendi, çok eskiden.

Şimdi ay usul, yıldızlar eski
Hatıralar gökyüzü gibi gitmiyor üstümüzden
Geçen geçti,
Geçen geçti,
Geceyi söndür kalbim
Geceler de gençlik gibi eskidendi
Şimdi uykusuzluk vakti.



MURATHAN MUNGAN



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

  Günlük hayatın diliyle bile bazen yazıldığında geriye dönüldüğünde ne çok şey anlatıyor şu satırlar. Aklımızda kalır sanıyoruz, hiç unutul...