29 Mayıs 2012 Salı

 
İşte böyle benim minik kızlarım...Yağmur aylini çok sevse de onun ağlamalarından, bana zaman tanımamasından da çok şikayetçi, geçen gün ağlarken aylin "anne keşke bunu doğurmasaydın" diyor...kendince çok ta haklı sebepleri var, dün yine kendi küçüklük videolarını izlerken benim onunla oyun oynadığım bir videoyu izliyordu ki "anne benimle yine böyle oyun oynarmısın?" dedi...çok üzüldüm :(benim anneliğim böyle işte kırılgan :(aylincim de hiç fırsat vermiyor bize , sürekli yanında olalım istiyor, onunla oyun oynayalım, benim elimi tutsun, meme emsin...her geçen gün daha da iyiye dönse de henüz çok küçük...şimdilerde de yine burnu tıkalı, sesi kısıldı...
Bugün yağmurumun saçını kestireceğiz çok heyecanlı...uzun saçlı çok zor oluyor hele ki, yazın..her gün banyo yapsa yeridir, zaten yaz gelince her gün girer banyoya, kendi kendine duş alıyor artık:) geçen yıl da yıkanırdı ohh sıcak yaz günlerinde pek iyi, keyifli gelirdi yavruma...
O kadar anlayışlı ve mantıklı bir çocuk ki yağmur, yaradılışı güzel bebeğimin, bir şeyi yapmaması gerekiyorsa yapmıyor, her şeyin o kadar farkında ki...böyle bir kızım olduğu için çok ama çok şanslıyım:)
Aylinden ve vaktim oldukça evi düzenlemekten dolayı pek yazamadım bu sıralar, zaten yazarken de aklım hep acaba aylin uyanır mı? acaba kıpırdadı mı? acaba ağlar mı diye düşünürken aklımı toplayıp yazıya devam etmem zor oluyor, artık sadece not alabilicem gibime geliyor...
Bana gelince, aylin doğdu doğalı sadece iki kitap bitirebildim o da geçen hafta bitti şükür ki...şimdi yanıma yeni kitap aldım o da çok sayfalı olduğundan ancak aylin yaşına gelince bitirebilirim herhalde:) aslında her şey bahane, okunmak istedi mi zaman yaratıyor insan, mesela biten kitabın çoğunu tuvalette okudum, ama benim için zor, sadece aylin olsa evde sıkıntı olmaz ama akşam oluyor yağmur geliyor eve, ona yemek hazırlamam gerekiyor her gün, biz ne olsa yeriz ama onun için özenli davranmak zorundayım...sonra evin günlük işleri derken ancak aylini uyuturken kitap okuyabiliyorum...neyse daha okuyacak zamanlarım olur inşallah...

Yağmurun balıkları hala yaşıyor:)

Hafta sonu bebeğe doğru yol aldık ortaköyden, iyi de oldu termosumuza da çay koymuştuk pek keyifli oldu ama işin park kısmını sevmedim, ne diye bütün millet onca park varken çocuğunu oraya topluyor, o kadar kalabalık ki oynayacak alan kalmamış bile, gürültüden yoruluyor insan...neyse yağmur da biraz oynadı tabi ona vız geliyor park varken kalabalıktan ya bizler rahatsız oluyoruz...

Aylintoş uyandı artık...birazdan ilgi bekler benden, yine yazarım...
 
 

6 yorum:

  1. Yağmurumun saçlarımı kesilecek , ben yerim onları , evet malesef ikinciler olunca birincilere ilgi ister istemez azalıyor ne yazıkki , ama bu sevgisizlikten değil diğerinin daha çok ilgiye ihtiyacı olduğundan ,benimde iki kuzum var ikiside birbirinden değerli ,ikiside kıymetli insan ayıramıyor , yağmurla ,aylinde benim evlatlarım gibi ikisinide çok seviyorum :)Yağmurla çok günlerim olmuştu , aylini daha doğru dürüst kucağıma bile alamadım ama ilk fırsatta ağlasada onu mıncıklayacağım :(

    YanıtlaSil
  2. hala şu adını değiştiremedin safiye..safiye kim diyen olursa safiye ebru olur:)evet aylintoş kendini pek sevdirmiyor teyzesi ama büyüyor büyüdükçe sosyalleşecek teyzesi:)

    YanıtlaSil
  3. bende diyorum kim bu safiye. meğer bizim safiyeymiş. gene sen iyiki kötü görüyosun sevdirmesede kucağına alıyosun. ben daha yüzünü görmedim. bi doğumundan hemen sonra yarım yamalak. aylin genç kız oldu ben daha bir kez kucağıma bile alamadım. neyse.inşallah bu yaz ankarada buluşursak bol bol alırım kucağıma diyecektim...ama canikom üzülür o kadar çok alamam. ben canikomu alayım kucağıma koynuma, alayım yanıma alışverişe götüreyim. o çok sevdiği şıngır mıngır kıyafetlerden alayım. oyyyyyyyy çok özlediimmmmmmm. pelişim yeni saçlarıyla acilen foto istiyorum.

    YanıtlaSil

  Günlük hayatın diliyle bile bazen yazıldığında geriye dönüldüğünde ne çok şey anlatıyor şu satırlar. Aklımızda kalır sanıyoruz, hiç unutul...