30 Kasım 2012 Cuma

günlerdir biz...


Yazamadım  her ne olduysa da, açık havalara kapılıp kendimi sokaklara attım her günü bir birinden güzel bu güzel havaları değerlendirmezsem enerji depolayamazdım ama ne yalan söyleyeyim doymadım doyamadım gezmelere ben..hele ki yanımda annem olunca bıkmam bıkamam ben bu gezmelerden...çok güzeldi çokkkkk!
Sadede gelelim konumuz başka...
Evde ki çocuklara bakacak olursak aşağıda halleri belli ama ben bir de yazayım yazabildiğim kadar, yağmurdan başlayacak olursak, kızım okumayı  da söktü yazmayı da..henüz okulda 9 harf öğrenmelerine rağmen yağmur her harfi tanıdığı için artık okuyabiliyor, babaannesine mektup bile yazdı, yolladık postayla:)
b ve d harflerini ayrıca g ve ğ harfleri biraz kafamızı karıştırıyor olsa da zamanla o da geçecektir nasılsa...yağmurum kreşte nasıl ki yapması gerekenler konusunda sorumluluk sahibiyse -aynısını okul içinde dilemiştim- ki şimdi de dersleri konusunda sorumluluk sahibi...bu hemen eve gelince ödev yapıyor anlamına gelmiyor tabiki:) yapabileceği kadar gevezelik, edebileceği kadar tembellik yapmıyor diyemem ama sonunda ödevi olduğunu ve onu yapması gerektiğini biliyor...kendi kendine kitabını eline alıp okuyor, sonra da "ben doğru okudum anne senin bakmana gerek yok" diyor:) hafta sonu eline gazete almış onu da okumaya çalışıyor, sokaklarda tabelaları, evde kitapları bu aralar sürekli her şeyi okuyoruz...bu sebepten dolayı yağmura okuma hediyesi bir sürü kitaplar aldık dün:) hafta sonları piyano dersleri devam ediyor en son geçtiğimiz pazar kızım ilk kez notalara bakarak bir şeyler çaldı bize, ne kadar mutlu oldum anlatamam,  hele  bir de benim bilmediğim bir şeyi kızım bilince ben daha da mutlu oldum:)burada ki tek sorun benim takip edememem oldu:)
Aynı zamanda oyunlar, evcilikler bitmiyor...ben fazla oynayamasam da odasına kapanıp kendince bir şeyler oynuyor, bazen o odadan süslenmiş bir şekilde salon kapısına gelip "din don din don" yapıyor bir bakıyorum komşum gelmiş :)
Geçen pazar biz yine böyle maaile komşuculuk oynarken hamile rolündeki kübranın karnı acıkır ve komşusu yağmurdan atıştıracak bişeyler ister, benim kızımda ona "inekten sıkılmış sütüm var istermisin?" dedi...beni yine aldı bir gülme...

Yağmur böyleyken aylinde büyümeye çalışıyor işte, artık yemek yerken kitap okuyoruz ayline o da takip ediyor ama kucağımdayken okuyamıyorum, okutmuyor çünkü...geceleri hala huysuz ,tatlı tatlı uyumuyor, yine de şükür diyorum ayaklanıp uyanmıyor, biraz mızmızlanıp yatıyor tekrar. hep bu emme yüzünden bence...bir süre daha devam böyle yarım yamalak uykulara demek ki...aşağıda babasına yaptığını ablasına da yapıyor ablası okuldan gelince odasına çekilirse eğer kapılarını kapatıp, aylinde böyle kapısında bekliyor ağlıyor:( ama ablası almıyor onu odasına, çocukların bir arada olduğu ortamlar aylin için çok eğlenceli oluyor, öyle ki farkında onların da kendisine yakın olduğunun...ama şimdilik oyunlarda kimse onu arasına almıyor...
kendi oyuncaklarından çok işte bulaşık makinesi, çamaşırlar, çekmeceler, dolaplar, karıştırmalık şeyler aylinin oyuncakları oldu...çok tatlı evimizin minik şekeri:)

İşte kızlar böyleyken ben de aralarında yuvarlanıp gidiyorum çok şükür:)
10 aydır ilk kez çocuklarımı bırakıp bu akşam yemeğe gidiyorum:) bu da özel ayarladığımız bişey değil hani, aybarsın iş arkadaşlarıyla düzenlenen bir yemek davetine katılacağız...hatırlıyorumda  yağmur böyle minikken biz çok gezerdik ama aylin korkulu rüyamız oldu, geceleri sadece ve sadece beni isteyince...ama belli mi olur aylin huzurla uyur anneannesiyle bu gece de belki ben de gitmem gereken saatin sadece 1 saat fazlasında da geziveririm akşam akşam çoluksuz çocuksuz....hım? olur mu acaba? bu sorunun cevabı artık bir sonra ki yazıda:)


Aylintoş banyo kapısında babasını beklerken....

Yine Aylin bu aralar çok sevdiği kitabını karıştırırken...

Anladım bu ikisi birbirine benziyor... zamanı geldikçe aylinde ablasının yaptıklarını yapıyor...


İşte bu da anne bir yandan masa toplayıp bulaşıkları yıkarken, kızlarının ona yardım edişinin fotoğrafı (!)
Posted by Picasa

4 yorum:

  1. Kızlarınızla olan meceralarınızı zaman zaman okuyorum. Şanslıyım ki benim de iki kızım olacak diyorum. :)
    Maşallah okumaya başlaması ne kadar güzel... o günleri bizlerde görürürüz umarım. Daha içimizde ilk hissettiğimiz andan itibaren, çocuk gelişimine tanık olmak her biri ayrı güzel.
    Bu arada zaman zaman çocuklardan ayrı zaman geçirmekte güzel oluyor sanırım. Her ne kadar eve geri dönünce aylardır görmüyormuş gibi sarılsak da. ( yani ben öyleyim:)) )
    Mutlu hafta sonları...

    YanıtlaSil
  2. Evet nedense kız annelerine şanslı derler:)belki de iç güdüsel olarak birbirimize yakın olduğumuz içindir...Çocuklardan ayrı zaman geçirmek güzel evet ama o ayrı geçen zamanda bile sürekli aklının onlarda olması da anneliğin en güzel göstergesi sanırım...Size de mutlu, sağlıklı hafta sonları...

    YanıtlaSil
  3. bulaşık makinası pozu tıpatıp gerçekten. umarım pek çok konuda ablasına benzer. canikomun okumayı öğrenmesine accaip sevindim. çok mutludur eminim.ama ilk mektubun bana yazılmamış olmasına bozuldum yani. ocakta geldiğimde gözlerimle görürüm inşallah. aylintoşumun kapılarda kalmasına hem üzüldüm hemde çok güldüm. zavallı minnoşum. azcık daha büyüsün gösterir onlara. epeydir yazmadığın için minnacık sitem etmiştim ama annenle gezmelerinizi okuyunca hak verdim. cidden ne güzeldir ne unutulmazdır anne kız gezmeleri. ayrıcada biraz nefes almana çok sevindim. bu arada epeyce güldüm inekten sıkılmış süte. deli kızım benim yaaa. deliriyorum bu kız için. kü söyledi çok güzel piyano çalıyormuş. valla yağmura yaradı ablasının istanbula taşınması. ne güzel.tam zamanında ben yokum yanınızda. ufff....

    YanıtlaSil
  4. Evet ne yazık ki sen yoksun ve ben senin eski evinin oradan geçerken her seferinde içim acıyor keşke burada olsaydınız diye...kü nün burada olması bizim için ayrı keyif, hafta sonları dört göz bekliyoruz ailecek gelsin diye ama artık h. sonları doldu kübün, bakalım nasıl ayarlayacağız:( sen bir de o cümleyi kurarken yağmurun suratını görsen daha çok delirirdin eminim.

    YanıtlaSil

  Günlük hayatın diliyle bile bazen yazıldığında geriye dönüldüğünde ne çok şey anlatıyor şu satırlar. Aklımızda kalır sanıyoruz, hiç unutul...